ÇOCUKLARIMIZ VE MASALLARIMIZ

Çocukların dünyasında önemi olan masallara, edebiyatımızdaki yaklaşımlar; çocuklarımızın kendi kültürümüzle yetişmeleri için tüm paydaşların ilgilenmesine dikkat çekme.

Kasım 7, 2021 - 00:57
Kasım 7, 2021 - 00:57
 0
ÇOCUKLARIMIZ VE MASALLARIMIZ

Çocukların edebiyatla ilk tanışmaları masal ile olur. Ninni daha önce kulaklardan beyne akan tür olsa da, çocukların bilinçli dinlediği va daha sonra hatırladığı ninni değil masaldır. Bu nedenle masalın, hayatımızda kalıcı değerler ve hatıralar oluşturması  bakımından önemli bir gücü vardır. Kitap okumayan kişilerin bile en az bir masal veya masaldan bir bölüm hatırladığını söyleyebiliriz.

Masal anonim ürün olmakla birlikte, milletlerin kültüründen bağımsız değildir. Günümüze kadar yetişen Cumhuriyet neslinin masalları Anderson, Grimm, Binbir Gece vb. masallardır. Kendi masallarımızdan kalıcı olarak iz bırakmayı başarmış yegane masal "Keloğlan" masallarıdır.

Masalların kaynağı ile ilgili araştırmalar önce Batı'da başlamıştır. Kendi milli kültürlerini, köklerini ararken Türk unsuruna da rastlamışlardır. Masallar üzerine ilk çalışan Rus Türkoloğu F. Wilhelm Radloff(1837-1918) olduğu kaynaklarda belirtiliyor.(Ali Fuat Arıcı,Tür Özellikleri ve Tarihlerine Göre Türk ve Dünya Masalları, A.Ü. Türkiyat Araştırmaları Enstitüsü Dergisi Sayı 26 Erzurum 2004,s.161) Başka yabancı Türkologlar da masallarımız üzerine çalışmışlardır. İlk çalışan yerli Halkbilimci Pertev Naili Boratav(1907-1998)dır.Daha ve sonra günümüzde masallar üzerine çalışan araştırmacılar, akademisyenler vardır.

Türk Masalları dinlemeden büyüyen bizlerin ve çocuklarımızın kendi kültürüyle bağ kurmakta geciktiği ve daha ilk yaşlarından itibaren yabancı kültürle tanıştırıldığı gerçeği ortada olup, olumlu ve olumsuz sonuçları araştırmaya muhtaçtır. Uzun yıllar kültür ve eğitim  politikalarında özen gösterilmemiş olan bu anlayış artık değişmektedir. (https://masal.gov.tr/) Sitesi masal derleme projesine ait bir sitedir. Proje sonuca ulaşırsa bizden nice masallara kolay ulaşma fırsatı elde edilmiş olacaktır.

Masal kültürünün toplumumuzda ne kadar önemli yere sahip olduğunu düşündüren bir eser de "Kervansaray Ateşlerinin Başında" isimli Elsa Sophia von Kamphoevener 'e ait, Aylin Gergin-Mustafa Tüzel tarafından tercüme edilen eserdir. Eserin önsözünde yazar, batılı bir kadın olarak erkek kılığına girip, bir masal anlatıcısı olan Fehmi Bey'in yanında Anadolu'yu karış karış gezerek bu masalları edindiği belirtilmektedir. Masal kültürümüze ait daha başka ayrıntılar da yer almaktadır. Bu kitap sadece "Eski Türk Göçebeleri"ne ait masalları derlemiş ve anlatılan özellikler de bu toplulukların yaşantısına ait olarak dile getirilmektedir :

Masal anlatıcıları erkektir. Erkeklere anlatırlar. Masalların kaleme alınması yasaktır. Başka gruplara ait masallar anlatılamaz, yani her topluluğun kendine ait masalları vardır. Anadolu'da eleştiri yapabilen ve bunun için hiç yargılanmayan tek insan masal anlatıcılarıdır. Yaşam şartları masallara yansıdığı için iklim koşullarına göre doğudan çıkan masalların sert ve korkutucu; iç bölgedekiler daha ayrıntılı ve uzun;  güneydeki masallar daha sevgi dolu ve hayalcidir. Anadolu'da sekiz yüzyıldır var olan masalların canlı kalmasının en önemli sebebi kaleme alınmamalarıdır.Türk göçerlik hayatının sona ermesiyle masalların unutulma tehlikesi karşısında elli yıl sonra yazar tarafından kaleme alınmışlardır.

Masalların gücünü, günümüz dünya masallarının olumlu mesajları yanında olumsuz mesajları da çocuklarımızın zihnine kodladığı tartışmaları ortaya koymaktadır. Bu çok boyutlu edebiyat türünü edebiyatın tüm paydaşları; araştırmaları, eser üretimleri, çocuklara ulaştırmaları yönüyle ilgi odağına almalıdır.06.11.2021

KAYNAK :

-(Ali Fuat Arıcı,Tür Özellikleri ve Tarihlerine Göre Türk ve Dünya Masalları, A.Ü. Türkiyat Araştırmaları Enstitüsü Dergisi Sayı 26 Erzurum 2004,s.161)

-( Elsa Sophia von Kamphoevener, Kervansaray Ateşlerinin Başında, Tercüme: Aylin Gergin-Mustafa Tüzel, Alfa/ Edebiyat, Eylül 2020, s.485)

Tepkiniz nedir?

like

dislike

love

funny

angry

sad

wow

GÜMÜŞ SÖZ Sözün gücünü farkedeli epeyce yol aldık hayatta. Tadımız, tesellimiz, yoldaşımız, yârenimiz ve daha niceleri oldu söz benim için. Sözlerle dolu nice kitaplar.... İnsanoğlunun en değerli buluşu herhalde sesi söze, sözü yazıya dökmek....Sahibinin zerresi kalmamışken dünyada sözü yolculuğuna devam eder. Öyle bir sözdür ki o, doğduğu dilin gücünü yansıttığı ölçüde ömrü devam eder. Sözün gücüyle ruhlar inşa etmeyi isteyenlerin paylaşım mecraları bulmaları ne güzel şans!...