ÇORAP

Kendi hayatımdan ve düşüncelerimden ufak bir kesit.

Haziran 16, 2023 - 14:40
Haziran 16, 2023 - 14:50
 1
ÇORAP

Dükkanın içerisinde o kadar renkli şeyler vardı ki!  Kolyeler, bileklikler, fular ve bardaklar. Hep çok severek gezdim böyle yerleri. Zaten arkadaşlarıma da 'Hadi bi buraya uğrayalım sonra gidelim' derim ne zaman buluşsak. Bir şey alacağımdan değil ama olmak istediğim ama olamadığım tarzın ürünleriydi bu dükkanın sattıkları. Hep hippi olup bol şalvarlar, retro gözlükler, uyumsuz bluzlar giymek istedim. Uzun uzun küpeler ve saç aksesuarları…

Olmak istediğim ama olamadığım yerin tam ortasında durmak, bana az da olsa ümit vadediyordu çünkü. Oraya girmek elimin altındaydı ve ne zaman istersem o dükkana girebilir o ruh halinin sarmallarında dolanabilirdim. Uzun uzun küpeler takıyorum şu anda. toz pembe bir gözlüğüm, uzun renkli kumaşlarım var ister bileğime ister saçıma bağlıyorum. Öyle giyindim mi tam ben gibi oluyorum. İnsanın istediği zaman ben olabilmesinden büyük bir benlik olabilir mi? İnsanın kendini özgürce ve neşeyle dışına vurması ne kadar harika bir şey. Öyle giyindiğim zamanlar kendime daha çok yaklaşıyorum, o beni seviyorum. 

Arkadaşım üniversiteye yeni başladı ve yaşadığı deneyimleri, heyecanları konuşuyoruz bira eşliğinde bir gece. Ben üniversitenin sonundayım. Onun üniversiteye yeni başlamış olması aslında hayata yeni başlamış olması anlamına geliyor benim için. Çünkü bu 4 yıllık süre içinde neler neler sığdırılır o dünyaya. Bir sürü tecrübe, eğlence, kendini bulma, saçma sapan olaylar, anı olarak ileride anlatacağı yaşanmaması gereken ama yaşanan olaylar…

Aklıma, artık o dünyanın benim için kapandığı geldi. Komiktir, son günlerde bu düşünceden bağımsız aslında üniversitede anlatılacak öyle büyük bir anımın olmadığı gelmişti aklıma. Diğer öğrencilere kıyasla 2-3 topluluğa üyeydim ve hayatım onlar sayesinde renklenmişti. Fakat artık öğrenci olmayacaktım. Tek bildiğim şeyden sıyrılıyordum. Hiç öğrenci olmamak ne demek bilmiyordum. İşte bu koskoca bir boşluktu. Geride bıraktığımsa daha büyük bir boşluk. Çünkü o boşluğu güzel değerlendirdiğimden kuşku duymaya başlamıştım. O güzel boş temiz kağıda her türden rengi koymuş muydum? Bana kalırsa hayır. Konuşurken az da olsa bu düşüncelerimden bahsettim arkadaşıma. “Benden geçmiş yaa”  diyerek espriye vurduk. Onun yanında yaptığım esprilerin birden yaşlı işi ve annevari  olduğunu farkettim ve o da bunu söyledi zaten. Sanki farklı bir radyo kanalında tek başımaydım. Herkes farklı bir kanalda hayatlarına devam ederken ben bambaşka bir kanalın şarkısını anlamaya çalışıyordum geriden.

 Mekandan kalkıp o dediğim dükkanlardan birinde dolaşmaya başladık. Birden her zaman gördüğüm hoşuma giden ama alıcı gözle incelemediğim çorapları gördüm. Bilirsiniz belki, her ne tarzda ararsanız bulacağınız renkte, desende, eğlenceli çoraplar. O zamanların geçtiği dank etti. Olmak istediğim tarzdan benlikten ve bunu elverişli kılan zamandan  gün be gün kopuyordum.  O çoraplardan bende de vardı. Ne zaman giysem kendimi ifade edebilmiş gibi hissediyordum. O çoraplar benim yaşıma uygun çoraplar değildi. Kim 22 yaşında üniversiteyi bitirmiş biri olarak o çorapları giyerdi ki? Geç kalmıştım. O çorapları doya doya giymeye, kendim olmayı doyasıya yaşamaya, geçmişimin ayak izini izlemek yerine yeni yollara çıkmaya geç kalmıştım.

Çoraplar geç kaldığımın en renkli ifadesiydi. Hatta gülerek anlatıyordu, hatta kızgın ifadelerle anlatıyordu. Zamanı durdurmayı çok istedim. çünkü akıyordu. Eve gelir gelmez sanki hayata inat etmişim gibi hemen o çoraplarımı giydim. Ben yine ben olmaya devam edecektim. O çoraplar bana beni hatırlatıyordu. Birçok şeye gecikmiştim. Yeniden başlayamazdım. Önümde koca bir bilinmezlik vardı. Hayatın koşuşturması, stresi, kaygısı vardı ama benim de çoraplarım vardı . o çorapları giydiğimde zamanı durdurmak istedim çünkü akıyordu ve akışa bırakmak canımı hiç bu kadar yakmamıştı.

Tepkiniz nedir?

like

dislike

love

funny

angry

sad

wow