Özür Dilerim

Hikâye

Temmuz 10, 2022 - 17:53
 0
Özür Dilerim

“Doktor Hanım! Ambulansla bir hasta geldi, durumu çok ağır. Doktor Faruk Bey,  ameliyat için hazırlık yapıyor. Ama ameliyathane hazır olana kadar durumunun stabil tutulması gerekiyor. Çok kan kaybetmiş. Acil tedavi edilmesi lazım.”

Zeynep Doktor, hemşirenin dedikleriyle beraber onu onaylayıp hızlıca elinde ki  dosyaları yanında ki  diğer hemşireye bırakıp kendini çağıran hemşireyle aynı anda koşmaya başladı. Böylelikle birazdan daha da artacak maraton için ilk adımı atmaya başladı. Zeynep Doktor, büyük bir ivmeyle koşarken hemşire, yanından geçtikleri insanlara çarpmamaları için onları uyarıyor ve daha hızlı acil hastaya ulaşmaları için yolu açıyordu. Doktorda hemşirenin açtığı yolda koşuyor ve bozulan saçlarımı yeniden toplayıp hastaya bakmak için hazırlanıyordu. Bu sayede hızlıca acil hastanın yanına gelmişlerdi. Zeynep, kimin verdiğini fark etmediği stetoskopu aldı ve onu kullanmadan önce diğer sonuçlarına bakmak için doktorlara has bir hareketle boynuna astı. Hemşirelerden birinin verdiği test sonuçlarına bakıyor, bir yandan da ona anlatılan hastayla ilgili bulguları dinliyordu.

“Hasta 28 yaşında, erkek. Araba sürerken bir tır şoförünün kendi arabasına çarpmasıyla hastaneye geldi. Arabadan çıkarıldığında bilinci kapalıymış, hala daha bilinci yerinde değil. Aynı zamanda kaburgada kırık var. Karaciğerde de sorun olabilir. Aynı zamanda çarpmadan kaynaklı başından büyük bir darbe almış. İç kanama riski de var. “

Hemşirenin dediklerini dinlemiş ve daha görmediği hastayı kontrol etmek için önünde ki diğer hemşire ve acil teknisyenlerinin yanından geçip hastanın önüne geldi. Ciğerlerini dinlemek için boynundan aldığı stetoskop ile hastaya doğru edilmişken gördüğü yüz ile  donakaldı. Çünkü deminden beri hastalığını dinlediği ve durumu çok ciddi olan kişi kendi sevgilisiydi. Birkaç gün önce evlilikte teklifi aldığı ve parmağında yüzüğünü taşıdığı kişi...

“Doktor Hanım, hastanın kalp ritmi düzensizleşti. Tansiyonu düştü ve solunum azaldı. Hastayı kaybediyoruz. “

Hastayı kaybediyoruz...

Duyduğu bu cümle kendine gelmesini sağlamış ve geçirdiği şoku bırakmak zorunda kalmıştı.

“Şok makinesini hazırlayın, hemen!”

Ondan onay alan hemşireler şok makinesini hazırlarken o da kalp masajı yapmaya başlamıştı.

Sevdiği adam elleri arasında ölüyordu!

“Hayır! Beni bırakamazsın. Seninle evlenecektik unuttun mu? Yaşamak zorundasın!”

Kalp masajı yaparken bir yandan da kendi kendine söylediklerini duyan kişiler de doktor gibi kısa bir an kalakalmışlardı. Hastanın doktorlarının sevgilisi çıkmasını çıkmasını kimse beklemiyordu.

“Hazır!”

Zeynep, makineyi almış ve ilk şoku vermişti. Fakat kalp ritminde bir değişiklik yoktu.

“ Tekrar hazırlayın.”

Onu onaylayan hemşire tekrardan makineyi hazırlarken Zeynep, kalp masajına devam ediyordu.

“Şimdi değil! Beni bugün bırakamazsın. Kurduğumuz hayalleri yarım bırakamazsın. Beni terk edemezsin duydun mu? O kalbin yeniden atmak zorunda. Yeniden bana dönmek zorundasın.”

Zeynep, bir yandan masaja devam ediyor bir yandan da ölmek üzere olan sevgilisiyle konuşuyordu.

“Özür dilerim. Sana kızmamalıydım. Seni seviyorum sevgilim. Lütfen uyan!”

“Hazır!”

İkinci kere hazır olan şok makinesini almış ve yeniden sevgilisine uygulamıştı. Fakat hala kalp ritminde bir değişiklik yoktu. Ve bu içinde ki korkuyu daha fazla artırıyordu.

“Hocam, değerleri düzeliyor.”

Yeniden kalp masajı yapmaya başlayacağı an duyduğu bu cümle gün içinde aldığı ikinci şok edici haberdi.

“Çekilin! Zeynep Hanım, hastayı hemen ameliyata almamız lazım. “

Zeynep, yanına gelen doktorlara onay verip sevgilisinin gidişini izledi. Ve nereden geldiğini anlamadığı kanlı elleriyle doktorları takip etti. Ameliyathanenin önüne geldiğinde ise tek yaptığı şey bir kenara çekilip beklemekti.

Aklında birkaç gün önce evlilik teklifi anında yaşadıkları mutluluk ve kurdukları evlilik hayalleri ile beraber ameliyat hanenin önünde beklemeye başladı. Ve bu şekilde farkında olmadan iki saat boyunca durdu. En son ameliyatına giren doktorun çıkmasıyla hemen onun yanına gitti.

“Nasıl?”

“Onu tanıyor musun?” sorusuna başıyla onay verip cevap vermesini bekledi.

“Zor bir ameliyat oldu ama şu an gayet iyi. Bilinci birazdan yerine gelir. İstersen çok kısa olmak kaydıyla görebilirsin. Ama yoğun bakımda kalması gerekecek bir süre.”

Zeynep, dediklerinin hepsini onaylayıp sevgilisini görmek için hazırlanmaya gitti. Önce ellerinde ki kanı temizledi. Sonra ağladığı için kızaran ve şişen yüzünü yıkayıp biraz daha normal gözükmesini sağladı. En sonunda ise yoğun bakım için hazırlanıp içeriye girdi.

Gözleri yarı açık etrafa bakan sevgilisiyle yeniden ağlamamak için kendini tuttu. Şu an onun yanında, ona cesaret veren kişi olmalıydı.

“Merhaba,”

Belki de çok saçma bir şekilde yaptığı giriş ile kendisi de sevgilisi de ufak bir şekilde gülümsedi.

“Bir daha beni böyle korkutma. Seni o halde görüp tedavi etmek ne kadar zordu haberin var mı?”

Sevgilisinin konuşmaya çalışacağını anlayınca elini sıkıca tutup onu susturdu.

“İyileşince bol bol konuşuruz. Şimdi kendini yorma.”

Fakat sevgilisi kendisini dinlememiş ve demek istediği şeyi yine de demişti.

“Özür dilerim.”

 

 

 

Tepkiniz nedir?

like

dislike

love

funny

angry

sad

wow