YAĞMURLU KAHVE
21 Ocak 2010 bir kafede oturup yazmışım. Düşünmüşüm yazmışım. Yalnızlık çirkin.
Oturdum yine yalnızlığa, hava buz gibi. İstanbul’un denizi her yer. Ağzımda bir çikolata tadı. O ise sıcacık. Yağmur önümden geçen araçların camlarına yumruk gibi iniyor. Buradan hissediyorum. Yine duygularla doluyum. Eskileri düşünüyorum yalnız kaldıkça sağlıklı olmadığını bile bile. Doktorumun dediklerini umursamıyorum. Kahvemin üstündeki köpük soğuk. Daha deminki tezgahtar gülümsedi bana. Güzel buldu sanırım. Uzun yağlı, gece siyahı saçları melankolik bir hava kattı bana. Kitap okumak istemiştim ama yine yazıyorum. Ne kadar çok şey var paylaşacak. Olmasa bile ne kadar güzel yaratıyorum. Dörtlü bir grup geçti önümden. İki kız kolkola girmiş, belli üşüyorlar. Arkadaki çocukla kız ise ayrı yürüyorlardı. Ne kadar kopuğuz birbirimizden. Telefonum her zamanki gibi yanımda, masanın üstünde duruyor. Ona bağımlı olmaktan nefret ediyorum. Hiç kimsem olmadığını hatırlatıyor bazen bana. Sıkılıyorum. Akşamki programı düşünüyorum, hiç gidesim yok aslında. Bazı insanların sözü geçiyor üstümde. Bazı olasılıklar beni bir yerlere çekiyor. Aslında tek istemediğim şey İstanbul. Burada olmak istemiyorum. Gitmek istiyorum çok uzaklara. Dönmek ister miyim hiçbir fikrim yok. Tek isteğim burada olmayan bir evde, buradaki ağaçlardan kesilmemiş odunların yandığı bir şömine karşısında onla uzanmak. Ve seks içeren hiç bir şey yapmamak. Onun yorumlarını dinlemek hakkında. Arkada çalan 60’ların müziğiyle sarılmak ona. Şarabımız bittiğindeyse mutfağa giderken onu izlemek. Tek izlediğim gidişin bu olmasını istiyorum. Mutsuzluk had safhada olmasın , aşırı dozda aşktan sersemleyelim. İki çift geldi yanıma oturdu. Yazdıklarımı okumalarından korkuyorum. Tek özelimin bu olması ne acı. Bütün özelim bu paragraftaki kelimelerden seçmece. Sigaram bitti ciğerim isyan ediyor. Arabama yürümeye o kadar üşeniyorum ki sanırım burada donarak öleceğim. Her yerde bir su birikintisi var. Yansımaların hiç biri yanılsama değil, dünyayı olduğu gibi gördüğümün bir kanıtı sadece, düz olduğumun bir kanıtı ve hiç görünmediğim kadar soğuk. Yağmur makyajımı bozacak büyük bir ihtimalle, yağmurun ne zaman duracağını çok meral ediyorum. Şemsiyemde bozuldu zaten su alıyor. Bir sigara daha içeceğim ve yeni aldığım kitaba bir göz atacağım.
Tepkiniz nedir?