YAŞAR NE YAŞAR NE YAŞAMAZ! CEPHESİNDE DURUM AYNI!

Gerçek Olay Alıntısı

Ağustos 20, 2024 - 00:11
Ağustos 20, 2024 - 00:11
 0
YAŞAR NE YAŞAR NE YAŞAMAZ!  CEPHESİNDE DURUM AYNI!

-Buyrun, ne için geldiniz?

-SSK prim borcu bildirildi, onunla ilgili görüşmeye geldim.

-Buyrun, ilerleyin, koridorun sonunda sağ tarafta 109 no.lu oda ile görüşün.

-…

“109 no.lu odaya cam mekanından göz atabiliyorum, içeride bir kadın ve bir adam ayakta olduğuna göre hizmet alıyorlar, onlar çıkınca mı girmeli, yoksa birkaç masa ve başında memur olduğundan aynı anda hamle yapılabilir mi?”

(Odaya girip, memur hazretlerinden birinin göz temasını avlamak üzere gözler ferfecr okuyor, ama imkansız.)

Odaya birkaç kez girip çıkan memuru durdurup;

-Prim borçlarıyla hangi masa ilgileniyor acaba?

-Bu arkadaş ilgilenecek ama işi var bekleyin biraz.

“Oluuur, onlardan sonra sadece ben varım nasıl olsa”

-Buyrun, ne işiniz vardı?

-Ben Ayşe Altın. Kızım Burçak adına prim borcu çıkarılmış. Kendisi Eylül 2023 te evlendi, yurt dışına çıktı. Zaten evlenene kadar da benim güvencemden yararlanıyordu. Memurum ben.

-Buyrun oturun, bakalım. TC ‘nizi söyler misiniz?

-Bana değil kızıma gelmiş borç. Buyrun gelen evrak ve benim kimlik kartım.

-Burçak 1994 doğumlu, üniversite okumamış sanırım.

-Ne demek okumamış, Ege Üniversitesi mezunu.

-Pardon burdaymış 2017’de mi bitirdi.

-2014’ten itibaren hesaplanmış. Ama ikameti hâlâ burdaysa evlilik sonrası prim borcu kalkmaz. 26 bin küsur borç görünüyor. Keşke daha önce kontrol etseydiniz.

-Beyefendi benim maaş hesaplamasında kızım zaten çocuğum olarak görünüyor ve sosyal haklardan yararlanıyordu. Neden bakalım? Gerçi yıllar önce kuzenine öyle bir borç gelmiş bakmıştık yoktu.

-Sizin TC niz aile bildiriminde çocuklarınız görünmüyor. Kaç çocuğunuz var?

-İki. Ben de edevletten vukuatlı nüfus kayıt örneği alayım dedim hakikaten görünmüyor. Anne ve babam görünüyor ama çocuklarım görünmüyor.

-Bunu nüfustan düzelttirin, bizim sistemimiz otomatik olarak görür ve işlem yaparız. Aksi halde düzeltme yapamıyoruz.

“Allah’tan yandaki blokta Nüfus müdürlüğü, bir kat çıkacağım”

-İşiniz neydi? Randevunuz var mı?

-Yok SGK sisteminde aile belgesinde çocuklarım görünmüyor. Borç çıkmış, işlem yaptıracağım, aile bildiriminde düzeltilmesi gereken şeyi düzelttirmeliyim.

-Edevletiniz var mı?...Açın…İşte burada ben açtım. Bunu çıktı alın, verin SGK’ya.

-Ben de görebilir miyim? Evde epeyce uğraştım, çocuklar listelenmiyordu.

-İki dosyanız var. Boşanmış olduğunuz için kapalı olan bu dosyadaki bildirimi açacaksınız, orada listeleniyor.

“Fotokopi nereden bulurum? Etrafta yok, alt katta yok, 3.blok adliyenin orada var biliyorum ama dışarıdan birine alakasız bir belgeyi çıkarttırırlar mı? En iyisi kendi kurumumun ilçe teşkilatından yardım isteyeyim. Komşu oğlu orada çalışıyor, ona yapışırım.”

-Buyrun, burada çocuklarımın adı var ama evlenen Burçak hala önceki soyadında yabancı ile evli, artık soyadı “Ksista”

-Düzelttiler mi sistemde.

-Beni herhangi bir memurla muhatap etmedi danışmadaki. Listede görülüyor bununla işlem yaparlar diye gönderdi.

-Hanımefendi ben bununla işlem yapsam ne olacak. Sistem yine sizin çocuğunuz olarak görmezse yeniden prim hesaplar.

-Siz sistemden düzeltme yaptırın, herkesin çocuğu varsa TC.sinde görünüyor. Sizin çocuğunuz evlatlık mı?

-Tövbe estağfirullah. Öyle bir şey olsa belirtirim. Bu çocuk benim özlük bilgilerimde başlangıçtan beri var. Kim nüfusta evladıma el koydu, niye yok.

-Nüfus bilecek onu. Ben buradan nüfus bilgilerine baktığımda görünmüyor.

-Peki tekrar gidiyorum.

“Yol, yan blok, 1.Kat”

-Beyefendi onların sistemlerinde görünmüyor, bu nedenle işlem yapamıyorlar, ben borcun silinmesini istiyorum. Lütfen dijital ayarlar için ne yapılması ve kim yapması gerekiyorsa beni ona gönderin.

-Kimliğinizi verin, randevu oluşturacağım, edevletinizi açın… 15.10 da gelin numara vereceğim.

“818 no.lu sıra…Doğum gününüz kutlu olsun” notu ile sıra numaram çok geçmeden panoda yandı”

-Hanımefendi, Ben Ayşe Altın, memurum. Benim SGK mdan yararlanan kızıma genel prim borcu hesaplanmış, yanlışlık var, düzelttirmem gerekiyor. Ama kızım aile kütüğümde listelenmiyor. Belli ki bir hata var. Lütfen ayarlarınıza bakar mısınız? SGK da görsün ve işlem yapabilsin.

-Anlamadım, bizim gördüğümüzü onlar da görmeli. Onlar görmüyorsa kendi sistemlerini kontrol etsinler.

-Ekranı bana gösterdi. Annem, babam, kardeşlerim var ama çocuklarım yok. Evde ben de uğraşmış görememiştim. Sonra danışmadaki beyefendi kapalı dosyadan bir çıktı aldı, ama burada da kızımın evlilik yaptığı güncellemesi yok. Yani eski kayıt. Ben işlem yaptıramıyorum. Lütfen düzeltecek bir yer varsa yapın.

-Alo, müdürüm, burada anlamadığım bir işlem var, müsaitseniz size göndereyim.

-Müdüre Hanım, benim Burçak kızım var ama kayıtlarda yok. Sizde var ama SGK’da yok. Var edip borç görüneni sildirmeliyim. Ama her iki taraf da kendisinden kaynaklanmadığını söylüyor.

-Çıktı verelim size.

-Bakın ben çıktı aldım. Ama bununla işlem yapsam bile sistemde düzelmez diyorlar. Sistemde benim adıma güvencesi olduğu için görmeli ve ona istinaden borcu silmeliler.

-Müdürüm ben bakayım, siz işinize bakın

-Tamam şefim, bir bakın, nereden kaynaklanıyor?

-Hanımefendi ben bilgilerinizi görüyorum. Onlar da aynı yere bakıyor. Benim ekranımda aksayan bir şey yok. Neyi göremediğini, neyi düzeltmemi istediklerini lütfen yazılı olarak söylesinler.

“Alt kata in, dışarı çık, diğer bloka geç, 1.kata çık” 109 No.lu Oda.

-Beyefendi onlarda hata yok, düzeltecekleri bir yer de yokmuş. Yazılı olarak ne istediğinizi bildirsinler dediler.

-Hanımefendi ben size gösterdim. Buyrun çıktı da alıyorum. Burda sizin çocuklarınız var mı? Yok. Bu halde biz nereden işlem yapalım.

-Ben yazılı başvuru yapıyorum. Benim sözümle devlet dairesi işlemez. Devletin dili yazılıdır. Sizde ne yapabiliyor ve ne yapamıyorsanız cevap yazarsınız.

-Bize niye yazıyorsunuz, nüfusa yazın. Ben size anlatıyorum. Yazınıza aynı cevabı veririm.

-Tamam öyle yapın, merak etmeyin söylediklerinizi yazacağım. Onlara da dilekçe vereceğim.

“Dilekçe döşendi, ekte aile bildirimi. Borcun terkin talebi ile evrak kayda verilmek için gidildi.

-Hanımefendi 109 No.lu oda ile görüştünüz mü? Onların yapacağı işlem. Boşuna evrak verip süre kaybetmeyin.

-Görüştüm hanımefendi.

-Onlar mı dedi dilekçe verin diye.

-Hayır onlar sorunumu çözemedi. Borç görünüyor, kaldırılması için benim aile listemde çocuğum olarak görünmesi gerekiyor ama görünmüyor, nüfus da bunu düzeltecek bir şey yapamıyor. Sonuçta kimin işlem yapacağını bilmiyorum, yazılı istiyorum.

-Tamam, ben sizin için söylüyorum. Dilekçeyi yine onlara vereceğim. Müdürüm hanımefendi bir olay anlatıyor, bakar mısınız?

Kapıdan görünen bir beye olay yeniden aktarılıyor.O da dilekçenin alınması yönünde işlem öneriyor.

-Ben dilekçemin kayıt numarasını alabilir miyim?

-Tabii, buyrun fotoğraf çekebilirsiniz.

“Alt kata in, dışarı çık, diğer bloka geç, 1.kata çık” Danışma artık müdahele etmiyor, ama başka bir eleman var.”

-Evrak vereceğim. Nerede havale kayıt?

-Kiminle görüştüyseniz buyrun kendisine verin.

-Şef beyefendi, ben işlemimi yaptıramıyorum. SGK ya dilekçe verdim. Size de dilekçe vermek istiyorum.

-Müdüre Hanım, bu nasıl olabilir? Daha önce olmadı.

-SGK dan kimseyi tanımıyor musunuz? Bir arayıp sorsanız, mesele nedir?

-Alo, İlhan Bey, izinde misiniz. Bir başvuru var da, çocuğunu göremiyormuş kurumunuz, yardımcı olabilir misiniz? Samet Bey, anladım ona yönlendireyim. Hanımefendi İnsan kaynaklarından Samet Bey ile görüşün. İlhan Bey ona iletecek, yardımcı olur.

“Alt kata in, dışarı çık, diğer bloka geç, 1.kata çık” 109’un yanındaki oda.

-Samet Bey, siz misiniz?

-Buyrun benim.

-Beni burda çalışan , izinde olan bir bey adına size gönderdiler, adını unuttum şimdi.

-İlhan Bey.

-Evet İlhan Bey. Ben Ayşe Altın. Kızım Burçak SGK prim borcu….. 

-Yandaki odaya gidelim, orası ilgilenecek.

-Ben orayla defalarca görüştüm. İlhan Bey sizin yapabileceğiniz bir şey varsa diye size gönderdi.

-İlhan Bey’in bugün izinden dönmesi gerekiyordu, ama rapor almış. Yarın burda kendisi. İsterseniz yarın gelin. Ben daha yeni memurum. Arkadaşlara iletmektan daha fazla bir şey yapamam.

-Anladım, teşekkür ederim.

“Alt kata in, dışarı çık, diğer bloka geç, 1.kata çık”

-Müdüre Hanım, gönderdiğiniz Samet Bey Halkla İlişkiler memuruymuş. Beni aynı odatya ve aynı kişilere yönlendiriyor. Siz lütfen dilekçemi alın.

-Müdürüyle görüştünüz mü?

-Evrak kaydederken, müdürüm dedikleri birine aktardılar, bilgisi var.

-Müdüre Ferda Hanım, bey değil. Arayalım onu. Ferda Hanım, merhaba . Bize başvuran biri SGK da işlem yaptıramadığını söylüyor, yardımcı olacağınız, neden kaynaklandığına dair bilginiz vardır diye aradım. Dairede değilsiniz, izindesiniz. Anladım. Islak imzalı aile kayıt örneği verelim. Pekala. Teşekkürler.

Hanımefendi, biz o belgeyi imzalı verelim size.

-Ben kendim evrak ekimde o belgeyi verdim zaten.

-Müdüre, ıslak imzalı istedi. Onu götürün.

“Alt kata in, dışarı çık, diğer bloka geç, 1.kata çık”

-Evrak kayıta bir dilekçe bıraktım, müdüre hanım islak imzalı istemiş o belgeyi. Getirdiğim bu evrakı ekleyebilir miyiz? Dilekçem burdaysa veya müdüre de mi acaba?

-Yan tarafta odası, buyrun kendine götürün.

-Müdüre Hanım, Nüfustan arayıp konuşuldu, ıslak imzalı belge istemişsiniz. Sanırım Feride Hanım’dı

-Feride değil Ferda Hanım. Dilekçeniz birime gitmiştir. Oraya bırakın.

“109 No.lu Oda. Müdür, iki memur bir masada ilgilendikleri konu bir dilekçe.”

-Benim ıslak emzalı bu evrakı vermem gerekiyormuş, müdüre öyle istedi.

-Hanımefendi bakıyoruz, acaba babada mı çocuklar.

-Hayır hiç onun uhdesinde olmadı. Benim güvencemden yararlandı yıllarca.

-Hanımefendi ne farkeder, o da babası. Onda görünüyorsa onun güvencesinde diye işlemi yapalım.

-İyi de görünmesi mesele değil, onun sağlık güvencesinden hiç yararlanmadı bu bir, benim çocuklarım bende niye görünmüyor bu iki.

-Siz boşandığınız için, eski kütüğe döndünüz onun için görünmüyor.

-Sisteminizde hata var. Ben eşten boşandım, çocuklardan değil. Neden hem bende hem babasında görünmüyor?

-Hanımefendi ben anlatıyorum, siz anlamak istemiyorsunuz. Ben sizin işinizi yapacağım. Baba ile yapabiliyorsak onunla yapacağım. Ne farkeder? Ama evlilik sonrası borç durur?

-Hastaneden yararlanmak için değil mi bu prim. İstemiyor, zaten onun özel sigortası var.

-Zorunlu sigorta hanımefendi.

-Ödemezsek ne olur? Haciz mi gelir?

-Kanunu var, haciz getirmek isterlerse getirirler.

-…

- Kızım sen benim üzerimde görünmüyorsun. Stop. Babanın üzerindeymişsin. Stop. SGK yardımını evlenene kadar benden aldın. Stop. Ama bilgisayar, sistem anlamıyor, algılamıyor. Stop. Babnın üzerinden düzeltecekler. Stop. Takip et. Stop. Düzelmezse bir hafta sonra tepelerindeyim. Stop.

-Ne yani ben bu yaşıma kadar yokmuş muyum? Ne alaka babam? Ona hiç kayıt olmadım ki? İyi ben yurt dışına ikametimi aldırıp, tümden yok olayım. Devlet de ben de rahat edeyim.

Tepkiniz nedir?

like

dislike

love

funny

angry

sad

wow

GÜMÜŞ SÖZ Sözün gücünü farkedeli epeyce yol aldık hayatta. Tadımız, tesellimiz, yoldaşımız, yârenimiz ve daha niceleri oldu söz benim için. Sözlerle dolu nice kitaplar.... İnsanoğlunun en değerli buluşu herhalde sesi söze, sözü yazıya dökmek....Sahibinin zerresi kalmamışken dünyada sözü yolculuğuna devam eder. Öyle bir sözdür ki o, doğduğu dilin gücünü yansıttığı ölçüde ömrü devam eder. Sözün gücüyle ruhlar inşa etmeyi isteyenlerin paylaşım mecraları bulmaları ne güzel şans!...