His
Herkes nereye gidiyor? Bu telaş ne için? Kalabalıklar halinde bir yetişme çabası...
Sahilde insan akışını izliyorum. Herkes nereye gidiyor? Bu telaş ne için? Kalabalıklar halinde bir yetişme çabası... Vapurların birisi gidiyor, birisi geliyor. Herkes gergin, huzursuz. Bu gerginliğin arasında kuşlar uçuşuyor etrafta. Onlar da telaşlı görünüyor gerçi. Acaba insanoğlunun bu hızına mı uyum sağlamaya çalışıyorlar?
Yürüyorum kalabalığın arasından. Kimisi omuzuma çarpıyor, kimisi çantama. Dalgınlıkla yürüyorum denize doğru. Hani dünya durmuş da sadece senin kulaklığındaki müzik oynuyormuş gibi hissedersin ya. Tam o anın içinde kayboldum... Kulaklıkta 'Madrigal- Ne Zamandır Sendeyim'. Arada bir gözlerimi kapatıp kendimi bu dünyadan soyutlanmış gibi hissediyorum. Gözlerimi tekrar açtığımda yine aynı kargaşa... Omzuma dokunan bir çift elle kendime geldim bir anlık. Üzerimdeki beyaz ceketim çamura batmış, fark etmemişim bile. Bir teyze kibar bir tonda uyarıp gitti. Önceden olsa en sevdiğim üstüm bu diyerek alel acele silmeye çalışırdım paçalarını. Ama öylece baktım gömleğin uçlarına ve orada kurumalarına izin verdim çamur parçalarının. Şu an hissettiğim kadar siyah değildi en azından. Geçerdi.
Psikoloğuma o kadar ağladım ki, gözlerim hala yanıyordu. 'Karanlık bir kuyuya itilmişsin, o kuyu o kadar karanlık ki, aynadaki yansımanı bile göremiyorsun. Güzelliğinin ve kendinin farkında değilsin.' Bu cümlesi yankılanıyor kulaklarımda. Haklıydı. Kendimi o kör kuyuda bir kurtarıcıyı beklerken yaşlandırıyorum. Gönderilen her dikenli halatı bir kurtarıcı bilip, ellerimi kesme pahasına asılıyorum ve her asılmanın sonunda, kopan o halatla birlikte aşağıda buluyorum kendimi tekrar ve tekrar.
'Bir kurtarıcı beklemek yerine, o kuyudan kurtulmak için basamaklar inşa etmen gerekiyor kendine. Gerekirse tırnaklarınla kazıyacaksın, ellerini yaralayacaksın ama bunu başarman gerekiyor.'
Sahiden, neyi bekliyordum? Kimi bekliyordum? Ailem tarafından bile dışlanıyorum. Yalnızlaştırılıyorum. Kendimden başka kimim var ki? O basamakları birer birer inşa etmem gerektiğini tekrar ediyorum kendi kendime. Kalkıp yürümeye başlıyorum usulca sahilde. Rüzgarın yüzümü okşamasına izin veriyorum. Geçecek biliyorum, zor da olsa bir gün bu boşluk hissinin yerini, güzel duygularla dolduracağım...
Tepkiniz nedir?
Beğen
0
Beğenmedim
0
Sevdim
0
Eğlenceli
0
Sinirli
0
Üzgün
0
Vay
0