Lunaparkta

hayat

Şubat 20, 2022 - 12:50
Şubat 20, 2022 - 12:51
 0
Lunaparkta

Bugün yılın kırk altıncı günü ama bana üç yüz kırk altı gibi geliyor.

Yıllardır böyle aslında. Geçmeyen vakitlerle biten nakitler yarışıyor

Çatlak bir testiden sızan su gibi akıp gidiyor zaman. Güneşin kavurucu etkisiyle iz bile bırakmıyor ardında.

Her şey değişiyor devriliyor, başka bir yerlerde kalkıyordur da, burada hep yıkıntı, hep muamma.

Sürekli bir devinim halinde olan dünyanın dönüşü hızlanmış. Sona doğru giderken bizim de başımızı döndürüyor.

Günde yüz kere gündem değişen ve tek hayır haber gelmeyen bir yerde kırk altı gün daha çok altılarla dizilir kalbimize.

İnsanın bazen tam ortada durup ne olacağını beklerken kah çığlık kah kahkaha atası geliyor.

Eskiden lunaparkta ortası boş etrafı boydan boya koltuk olan yuvarlak bir oyuncak vardı. Adını hatırlamıyorum ama format, salla salla vur duvara idi. Ayakta duran gençler yıkılmamaya çalışır, birbiri üzerine düşenler her harekette oradan oraya savrulurken ezilirdi.

Göğe yükselen neşeli çığlıklar bazen korkunun da belirtisiydi. Yorulup bir koltuğa kendini atanlar sıkı sıkı tutunur öylece beklerlerdi sarsıntının geçmesini. Çok bekleyeni olmadığından mıdır nedir diğer oyuncaklardan uzun sürerdi çalkantı.

Emniyet kemerli falan değildi. Bazen onun içindeyiz gibi hissediyorum da şimdinin oyuncaklarını düşününce daha çılgınlar diyorum. Güya hepsinin sert ve güvenli kemerleri var tabi. Hukuk var sonra adalet…

Güya o kemerler hiç açılmaz.

Hak yerini bulur hem.

Elbet bir gün…

Kaç nesil sonra?

Kimin hayalini kim yaşıyor ki?

Herkes hayalleriyle giriyor mezara.

Burada yaşamak, lunapark kazalarının sık yaşandığı, külüstür oyuncaklarla bezeli taşra şehrinde olmaktan farksız. Başvuracak bir görevli bulmak, derdini anlatmak imkansız.

Düştüm diyorsun kalk diyorlar. Yaralıyım diyorsun sar diyorlar. Gücüm yok diyorsun umursamıyorlar.

Kafanı bir tarafı çeviriyorsun ölüler bir tarafta yaralılar. Ambulans yolda. Yol hiç bitmiyor. Trafik sıkışık, kimse yol vermiyor. Sürekli sirenler çalıyor. Hasta, yakınları, ambulans, doktoru, hemşiresi, taksicisi, dolmuşçusu, herkes inliyor. Su gibi akan zaman duruyor, kokuşmuş bir göl oluyor. Sinekler artıyor. Balık yok, olsa zaten kokuyor.

Canlı cenazeler dolaşıyor sanki toprakta. Herkesin bakışları donuk. Nefesten başka alacak şeyi kalmayanların onu kaybetmeme çabası. Değip değmeyeceğini bilmediğin bir mücadele…

Hey, tuzu en kurular!

Azıcık ıslaklar!

Denize karışmışlar!

Sahi bu yaşamak mı?

Etrafınıza bakınca hiç mi sızlamıyor vicdanlar?

Bunca olan hiç mi değmiyor kalbinize?

Bir fısıltı olarak dahi ulaşmıyor değil mi çığlıklar?

Herkesin derdinin dış sesi kesen kulaklık almak olmasından belli.

Bu lunapark çok tehlikeli.

Müziğin sesini yükseltmeli.

Renkli ışıkları bir de.

Çünkü çok acı var!

Yitirilmiş umutlar!

Bir küçük ayıcık kazanmak uğruna öldürülen kadınlar…

Hemen sihirli aynalara geçmeli.

Orda çığlıkları susturan kayıttan kahkahalar var.

Sonrası mı?

Elbette lunapark gürültüsü biter sahneye onlar çıkar. 

Tabi ki kulaklılar, gözü, kulağı, kalbi tıkarlar.

Handan Kılıç

15 Şubat 2022

Tepkiniz nedir?

like

dislike

love

funny

angry

sad

wow

Seslenen Yazılar Handan Kılıç Merhaba, Ben, Ankara’da yaşayan, İstanbul’a tutkun ama her daim toprağını özleyen bir İzmirli, edebiyata aşık bir Hukukçuyum. Uzun yıllardır blogumda hayata dair yazılar yazıyorum. 2015 yılında Akışına Bırak isimli bir kitap yayınladım. 2019 yılında Ölüler Konuşmalı adlı bir kitaba öykülerimle katkıda bulundum. 2020'de Başkalarının Çiçekleri, 2021'de Duvarın Ardı adlı öykü seçkileri ile Huzursuz Kelimeler adlı Şiir seçkisinde yer aldım. Roman ve öykü üzerine çalışıyor, mandala ve yazı üzerine atölyeler tasarlıyorum. Yazı-yorum Edebiyat Dergisinin de sürekli yazarlarından olup orada film analizleri ve denemeler yazıyorum. Yani hayatımın odağında her zaman yazı oldu. Youtubeda genel olarak çeşitli internet sitelerinde yayınlanmış kendime ait yazıları seslendiriyorum. Yaşam telaşı ile okumaya vakit bulamadığımız yazılara dinleme imkanı vermesi açısından youtube ve sesli kitaplar avantaj. Sosyal medya hesaplarım, site bağlantı adresleri için linklere tıklayabilirsiniz. Podcastlerim de Seslenen yazılar ismiyle her platformda. Gelin beraberce okuyalım, dinleyelim, yazalım, yaşayalım...