KARA KAPLI DEFTER
Zaman değildir geçen, ömürdür...
Zamanın gümüş tellerinde kuruttum yeşil ruhumu
Ölüm döşeğinde bir kelebeğin kanatlarından döküldüm pul pul
Ay gizlenmişti göğün koynunda
Hayali zaferler aydınlatmaktaydı karanlığı
Savrulup karıştığım topraktan
Bir servinin gövdesine tutundum uğursuz saatlerde
Boydan çekilmiş acılar asılıydı dallarında
Yakından baktım
Tanıdıktı hepsinin eşkali...
Ölü bir lisanın son sözleri döküldü dilimden
Yaklaşan tufanın ayak sesleri böldü çiçeklerin güz uykusunu
Sustum
Bir bulut geçti sonra
Kara kaplı defterden eksildi bir sayfa daha
Tepkiniz nedir?