KESİK
Hayatın kesiklerini taşıyorum ruhumda
Kanamıyorlar
Acıtmıyorlar
Ama varlıklarını taşımak bile zor.
Keder uzun sürünce sıkılıyor insan
Evet kendi kederinden bile sıkılıyor
Farklı renklerini arıyor
Kendinin ve kederinin
Bulamayınca katlanıyor sıkıntısı
Kesiklerine dokunuyorum tam da o an da
Sıkıntımla sırt sırta omuz omuza direniyoruz
Herkesin mutlu
Herkesin oradan oraya savrulduğu
Dünyanın acımasız eşitsizliğine
Direnişte kazanan olmuyor
Kazanmak için değil belki de hafiflemek için direniyorduk
Ama nafile
Biz düşünenler düşüncelerde boğulurken
Sadece yaşayanlar daha önde gibiydi
Daha çok düşünür oluyorum,
Kesiklerim ile ilerliyorum.
Hayat beni eksiltince bir köşemden
Kelamlara sığınıyorum
Kağıtlara saklanıyorum
Sessiz bir ağıt gibi yazıyor ya da okuyorum
Okudukça yarama tuz basar
Yazdıkça iyileştiriyorum
Belki de deliyim
Delilikte özgürlüğü buldum
İnsanların sadece yaşadığı
Sanki en iyi ben yaşarım gibi nidalarının duyulduğu zamanda
Varsın ben delirmiş olayım
Hayata küfürlerim var
Küfürlerimi sakladım kesiklerimin arasında
Hayat kesik attıkça
Saklamam için yer açılıyor
Şimdi hayal ediyorum da
Keşke uzak olsam kentlere
Kentlerin oluşturduğu kederlere
Boğuluyorum çünkü
Nefessiz kalmışlık değil
Anlatılamayan bir hal benim ki
Ben bu kentlerin arasında
Kendim gibi bir kederli görünce
Hemen sinerim ruhuna
Kesinlerini sayarım
Benden çoktur bilemem ama az diye de yargılamam
Çünkü bilirim ağırlığını.
Ben kötü şiirlerin yazarı
Ben kentlerin uyumsuzu
Yaşamayı bilemeyen, bir türlü öğrenemeyen
Ama gizliden yaşamaya tutkun
Ne kadar eksilirsem
Ne kadar azalırsa sevdiklerim
Ne kadar kaybolursam kentlerde
Bulun beni sokaklarında
Bilin ki mutluyum ama diğerleri gibi ucuza kazanılmış bir mutluluk değil benim ki
Hayat her bir kesiğinde
Bana hak edilmiş mutluluğu
Ve saymayı öğretti
Bir kesik daha eklendi şimdi
Acıtmayan, kanamayan.
Tepkiniz nedir?