Neden huzurumuz yok? Yoksa, yetinmeyi mi bilmiyoruz?

Sadece yetinemiyoruz elimizdekilerle.

Ağustos 28, 2021 - 16:34
Ağustos 28, 2021 - 21:50
 0
Neden huzurumuz yok? Yoksa, yetinmeyi mi bilmiyoruz?

Neden huzurumuz yok? Yoksa, yetinmeyi mi bilmiyoruz?

Hayat zannetmekdir. Hepimizin zannettikleri haddinden fazladır. Birçok defa doğru bildiklerimizin yanlış, yanlış diye bildiklerimizin doğru çıktığı olmuştur. Bu, gayet olağan ve normal bir yaşam döngüsüdür. Yaşadığımız bu his kainatın sisteminin bir parçasıdır. Mesela, su içmemizi ve yediğimiz yemekleri yutmamızı sağlayan, kusursuz bir döngü vardır. Yiyip içmemizi sağlayan bir kapakcık vardır boğazımızda, buna yutak denir. Bu yutak, biz su içip yemek yerken soluk borusunu kapatır su ve yediklerimizle boğulmamamız için. Ayrıca buradaki kusursuzluk şu ki, yemek ve soluk borumuz yanyanadır. Arasında birkaç santimlik mesafe vardır. Bu mesafe bir deri perdeden ibaretdir. İşte bizler bazen böyle mucizevi, kusursuzluklarımızı unutup kendimizi değersiz, önemsiz zannederiz. Oysa, şu sonsuz, ucsuz bucaksız koskoca evrenin yaratılma sebeplerinden en önemlisi insandır. Gökyüzü senin için yağmur yağdırıp sana binlerce, hatta sayısızca sebzeler, meyveler üretmiyor mu? Kış senin için değil mi? Güneş senin için doğup batmıyor mu? Evet. Ansiklopediler yetmez anlatmaya. Aslında huzursuz değiliz. Sadece zannediyoruz. Sadece yetinemiyoruz elimizdekilerle. Her şeye rağmen, herkese rağmen; kötülere, kötülüklere rağmen huzurla yaşayabiliriz. Şükretmeyi, elimizdekilerin, sevdiklerimizin kıymetini bilirsek; okumayı, sorgulamayı, araştırmayı, öğrenmeyi seversek; kibirden kaçarsak. Yanlışları var hepimizin. Bilirsek. Saldırmak, eleştirmek yerine kırmadan, yıkmadan, dökmeden kazanmayı seçersek; bağlanmak değil, sevmek olursa tek amacımız; menfaatsizce yaparsak iyilikleri; hayat savaşımızı öfke ile ezip geçerek değil, merhamet, anlayış, sevgi ile verirsek huzurla yaşayabiliriz. Son olarak bu konuda söylenmesi gereken şey, elbette dertlerimiz olacak. Sorunlarımız, problemlerimiz olacak hep. Malum, yaşam döngüsü böyle. Bir keder, bir neşe; on keder, bir neşe; bir keder on neşe... Hayat böyle sürüp gider. Unutmamak gereken nokta şu: Sır, her karanlığın sonu nasıl ki aydınlıksa, her kederin sonu da huzur. Tek yapmamız gereken sabretmek. Sabır, tüm servetlerin anahtarıdır. Tabi ki hemen gerçekleşemez isteklerimiz. Her şeyin bir vakti, bir saati var. O vakit dolmadan, tüm çabalar boşa. Gece bile gündüze dönmez, vakti gelmeden.

Cihan Erdem  .

Fotoğraf: Kübra N. K.

Tepkiniz nedir?

like

dislike

love

funny

angry

sad

wow

Cihan Erdem Öğrenmeyi... Bilgi edinmeyi, Her konuda... Araştırmalar... Yapmayı, Okumayı severim. Yaşamın her saniyesinden, Her sanisesinden, Huzur alabilmek, En büyük amaçlarımdandır. Tabi, ki, Olabildiğince. Hayat, Dertlerle, Acılarla, Kederlerle... dolu. Huzur almaya bakarım, Hayatdan, Herşeyden... Hep... Çünkü, Bilirim, İnsan huzurlu olur ise, Daha faydalı olur. Hem Kendisine. Hemde, Çevresindeki insanlara.