SARHAS'IN KAYIP MEKTUBU

Mektup

Ocak 30, 2022 - 18:02
 0
SARHAS'IN KAYIP MEKTUBU

1900'ün ilk sabahı... Yoğun kar pencereme damlıyor envai çığlıklarla, ruhum yanan sobamın közleriyle kül oluyor, tek göz odada, bakıcı Dimitri Lavyan'ın küflenmiş evinde kalıyorum, okulu bıraktım, gülümsemeyi ve aynaya bakmayı da... Yemek yiyemiyorum artık, masamın üzerinde özgürce yükselen mum ışığı sönmeye yüz tutmuş, karanlığım bile dinlemiyor beni... Bütün varlığım, ailem, saçma bir miras kavgası yüzünden toprağın altında... Alatyovva ailesinin nefese tutunmuş tek varlığıyım, tuhaf geliyor bu durum bana... Ölmeyi en çok ben isterdim oysa, fakat Tanrı'nın gazabını gördüm, yaşamaya şükretmek zorunda olmayı ailemi kaybettikten sonra anladım, eğer hayattayken yaşama tutunmazsan, ölmek istersen alır sevdiklerini yanına... Bu bir ceza mı bilmiyorum, fakat yalnızım, üşüyorum... 

Yılkovlar'ın orta yaşlı Spynada'sı peşimde, fakat ben tuhaftır ki korkuyorum... Daha birkaç ay öncesine kadar Tanrı'ya "Al canımı" diye yalvarırken şimdi yaşamak için saklanıyorum, bir acizin daralmış ruhu var etrafımda dolaşan... 

... Gerektiğinden fazla bağlılık acı veriyor çünkü bana, bu yüzden çevrem kalmadı, kimsem yok, sadece soyut şeylere tutunuyorum hayatta kalmak için, birinin sırf benim yüzümden ağlamasını gördükçe kendimden tiksiniyorum, sırf birisi benim yüzümden kırıldı diye günlerce düşünüyorum, eğlenceli biri gibiyim her zaman da öyle görüneceğim, önceden sevdiğime sıkıca tutunup hayatta her şeyiyle ilerleyeceğiz diye birbirimize söz verdiğimiz zamanları düşünüyorum her gece, o anıları nasıl gömdüm, nasıl yaktım, nasıl paramparça ettim biliyor musun? Hepsinin acısına  direnerek ama artık korkuyorum, her şeyden çünkü tutunabileceğim soyut şeyler de kalmadı, hayallerim soluyor, yazmaya takatım, medetim bile yok, değersiz değilsin diyor ruhum bana buna emin ol, sadece ben yalnızlığa çok alıştım diye cevap veriyorum, dört yıldır, dile kolay dört yıldır birkaç kişi dışında konuştuğum kimsem yok, mektuplaştığım kişi sayısı bir elin parmağını geçmez, yine de buna rağmen ben hep kendi benliğimi unutmaya çalıştım, kendimi acındırmak için demiyorum bunu emin ol, her şeyiyle kaybettiğim insanların anılarını içim yana yana zihnime kutsal birer emanet gibi sakladım. Seninle en sevdiğim kitabı bile paylaştım ve emin ol bunu sadece sana yaptım, çünkü güvendiğim kişilerle paylaşmak güzel hissettiriyor, sonra kitap kararı verdik, ben daha önce geçmişim dışında kimseye kitap okuma teklifinde bulunmadım, evet farkındayım bu konuda geç davrandım, o gün o kitabı alıp ne kadar olursa olsun okumaya başlamalıydım, fakat yanımda gerçekten o kadar yoktu ve birini buldum adresimi verdim kimse de gelmedi, gelene de kapımı açmadım... Çünkü peşimdelerdi, sonra kar yağdı yollar gerçek anlamda kapandı, fayton seferleri bile iptal oldu, buna bence duyumlarda şahit oldun sende, iki gün de bu yüzden çıkamadım, yani uzun lafın kısası sen değersiz ya da soğukta kalmış birisi değilsin, aksine ben öyleyim, çünkü bu şekilde benim yanımda duran herkesi karanlığa ve soğuğa çekiyorum, bu sözü onlarca kişiden duydum, şimdi umarım anlatabildim, acıtmaktan, kanamaktan yoruldum, asıl değersiz olanın kendim olmasını bir kez daha bu sayede senden duydum... 

Acı ruhum bana... 

Medet et... 

Gözyaşlarımı içime akıtmama müsaade etme... 

Dokun omzuma, ağla benimle... 

Ama soğukta bırakma beni... 

Üşüyorum çünkü...

Bu beni korkutuyor... 

Yalvarırım sana bırakma beni ruhum... 

Senden başka kimsem yok..."

... Karanlığın Mektubu adındaki kitabımdan alıntıdır... 

Tepkiniz nedir?

like

dislike

love

funny

angry

sad

wow

Muhammet579_ Muhammet Aydın {18}