YETİŞKİNLERE MASALLAR: Kaplumbağa, Fil ve Su Aygırı

Zekâ ve kurnazlık, cüsseyi yener.

Kasım 17, 2021 - 16:54
 0
YETİŞKİNLERE MASALLAR: Kaplumbağa, Fil ve Su Aygırı

                                                    KAPLUMBAĞA, FİL VE SU AYGIRI

Bir gün kaplumbağa fille karşılaşır,fil, "Yolumdan çekil ufaklık! Üzerine basabilirim!" diye bağırır. Kaplumbağa korkmaz ve olduğu yerde kalır, böylece fil üzerine basar ama onu ezemez. "Böbürlenme Bay Fil, ben de en az senin kadar güçlüyüm!" der kaplumbağa, ama fil yalnızca kahkahalarla güler. Kaplumbağa ondan ertesi sabah kendisinin bulunduğu tepeye gelmesini ister. 

Ertesi gün, güneş doğmadan kaplumbağa tepeden aşağı nehre doğru iner. Orada gece yemeğini yedikten sonra, orada gece yemeğini yedikten sonra tekrar suya dönmek üzere olan suaygırı ile karşılaşır. "Bay Suaygırı seninle halat çekme oyunu oynayalım mı? Senin kadar güçlü olduğuma bahse girerim!" der kaplumbağa. Suaygırı bu saçma fikre güler ama kabul eder. Kaplumbağa uzun bir ip getirir ve suaygırına kendisi "Hey!" diyene kadar ağzında tutmasını söyler. Kaplumbağa tepeye çıkar, sabırsızlanmaya başlayan fili bulur. File ipin diğer ucunu verir ve, "Hey' dediğim zaman ipi çekeceksin ve hangimizin daha güçlü olduğunu göreceksi," der. Sonra tepenin yarısına kadar inip görünmeyeceği bir yere saklanarak bağırır. "Hey!". Fil ve suaygırı ipi çekerler, çekerler, ama hiçbiri diğerini kıpırdatamaz, ikisinin de gücü eşittir. İkisi de kaplumbağanın kendisi kadar güçlü olduğuna karar verir. Hiçbir zaman başkalarının sizin için yapabileceği bir şeyi yapmayın. Kaplumbağa, işi başkalarının yapmasını sağlayarak övgüyü kendi topladı.
 
                                                                                                                      ZAİRE MASALI

Kabul edilmeli ki, eğer bir avcı at arabasının emniyetine güvenir, altı atın bacaklarını kullanırsa ve birinin dizginleri tutmasını sağlarsa kendini yormaz ve çevik hayvanları apansız yakalayabilir. Diyelim ki arabasının avantajlarını bir kenara bıraktı,  atlarının yararlı bacaklarından ve dizginleri tutanın becerisinden vazgeçti ve hayvanların peşinden koşmaya başladı. O zaman bacakları ne kadar hızlı olursa olsun hayvanları yakalayamaz.
                                                                            HAN-FEİ-TZU, ÇİNLİ FİLOZOF, M.Ö. III. YÜZYIL
                                                                                                                

                                                                                                       

Tepkiniz nedir?

like

dislike

love

funny

angry

sad

wow

Ayşenur Targal Zaman, varoluştaki en acımasız hapishanedir eğer anlatacak bir şeyiniz yoksa...