Mavi Ateş
Güçlü olsa da aydınlatmaz geceyi ateşin mavisi. Elediklerimizden elimizde kaldı seçeneklerden son ikisi.
Güçlü olsa da aydınlatmaz geceyi ateşin mavisi.
Elediklerimizden elimizde kaldı seçeneklerden son ikisi.
Ölüm ve yaşam arasında kalan beden umudun sefiri.
Ve yaşlı bir amca yanıma yanaşıp şu sözleri sarf etti;
"Şunu unutma evlat her evliyanın vardır bir derdi.
Babam , derdi insan olana insandan hayır gelmez derdi."
Silahı olanların neden aynalardaki simaları hep kanla kirli?
Kinlerinin saraylarına getirdiği her seferinde paranın kirlisi.
Konuşan olursa artık evidir adaletin demir parmaklı köşesi.
Mavi ateşle araladım oysa ben gecenin eşiğini.
Yol engebeli , kanayan çıplak ayaklarını yıkadığın şeytanın nehri.
Gecenin karanlığına mana arayan insanlar da zamanın esiri.
Ölüm arkandan bıçaklamadan bulmalısın hayatının nedenini.
Yoksa hayatın olur felekten kayan yıldızın kaderinin belirsizliği gibi.
Varsa söyleyecek sözün bekleme trenin düdüğünün sesini.
Vagonları arasında dinlersin yaratana yaklaştıkça yükselen yalnızlığın ezgisini.
Bak şaklaban bile yanında , utanç duyduğu kişi kendisi.
Yeryüzünde oynadığı tanrıcılıkla kandırmıştı her kesimi.
Gün geldiğinde güneş bile başka doğar da ne kağıttan putları kalır yanında ne de müritleri.
Bir hırsla her şeyin efendisi görmüştü ya kendisini.
Kapısına dayanan olunca ölümün ta kendisi,
Sükunete büründü dili , sarmaşık gibi sararken korku kalbini.
Şaklabanlığını aydınlatır mı ateşi mavisi?
Garip tutuyor elinde fitilleri ateşleyecek meşaleyi.
Şiirleri kılıçlarından keskindi de savaşında bire bin kişiydi.
Garip yorgun düşse de onu ayakta tutan ,kurduğu hayali.
Gülüne kavuşmaya duyduğu yoğun isteği.
Sor Bitap Paşa'ya umut cephesindeki bitmeyen harbini.
Verdiği mücadele ile kurtardığı sayısız kalpleri.
Ondandır , artık bitmiş gibi görünen bedeni.
Yorgun düşse de onu ayakta tutan ,kurduğu hayali
Huzurlu bir ölüme duyduğu bastırılamaz isteği.
Tepkiniz nedir?