SONSUZLUĞUN GÖLGESİNDE
Mutfaktaki açık camı fark edip oraya yöneliyorum . Rüzgar esiyor azılı bir suçlu gibi hırsla . Dışarıdaki gördüğüm çocuklara sesleniyorum , sesimde çıkmıyor zorlasam da ses tellerimde bir oynama olmayınca dönüp balkona çıkmak istiyorum , kapı yok olmuş , karşıya bakıyorum evlerin balkonları yerine karanlık var , çocuklar kayboluyor etraftaki ağaçlar , ayakkabılar , banklar , sokak lambaları , yollar , duvarlar en son sokak kayboluyor . Her yer simsiyah bir toz bulutuyla kaplanıyor . Pencereyi kapatıp içeri kaçacakken pencerede kayboluyor . Koşarak sessizlik içinde oturma odasına gidiyorum . O korkunç siyah duman yavaş yavaş ciğerlerime dolmaya başlıyor . Küçücük olup yere siniyorum korkudan , dizlerimi bastırabildiğim kadar bastırıyorum göğsüme . Etrafın iyice karanlık olduğunu fark edince kalkıyorum ayağa , duman bedenimi ele geçiriyor . Sersemleyen vücudumu bir yere yaslamak için aranırken büyük bir çınlama esir alıyor kulaklarımı , acıyı bütün damarlarımda hissedene kadar da durmuyor o dehşet verici ses . Kendimi bulamıyorum o gün ben . Ufacık bir ışık belirtisi yoktu . Gölgemi bile zincirlemişti karanlık , her şeyimi kaptırıyorum çıkmaz sona . Günün sonunda zindan olan evimin odalarının birinde cızırtı işitiyorum . Kafamı kaldırıp ses çıkarmadan salonun girişinden bakıyorum . Birden yüzüme aldığım darbeyle soluk soluğa uyandım . Kedim yüzüme kuyruğuyla vurmuştu . Hemen ayağa kalkıp tüm odaları gezdim . Her şey yerli yerindeydi kaybolan hiçbir şey yoktu . Hatta pencereyi açıp sokağa bile baktım . Herkes buradaydı çocuklar dışarıda oyun oynuyor , bağırıp gülüşüyorlardı . Kabus gördüğümü anlayınca rahat bir nefes aldım . İçeri geçip orkideyi camın kenarından alıp güneş görmeyen bir yere aldım . O sırada gözüm yere takıldı . Gölgem , gölgem yoktu dışarısı güneşli olup ışık pencereden içeri girmesine rağmen gölgem oluşmuyordu . Derin bir iç çekme isteği vardı içimde, perdeyi kapatıp kendimi karanlığa teslim ettim kedimin mırıltısı eşliğinde.
Tepkiniz nedir?






